03 Kasım, 2013

kendime dürüst olduğum zamanlarım da var benim...

ağlatan şarkılarım var benim...

aklına esen anılara eşlik eden herhangi bir şarkı...
defalarca dinleyip bi süre sonra eşlik etmeye başladığın bir şarkı...
gözyaşlarının senden önce gidip seni peşinden koşturduğu an duyduğun sözleri saçma bi şarkı...
anlamını bilmediğin bir dil de belki güzel temennilerle söylenen bir şarkı...

anlamını bilmesen de içini acıtıyorsa o olur hüzünlü bir şarkı... şuan ki gibi mesela...

dedim ya ağlatan şarkılarım var benim...

dinlemeye çekindiğin, dillendirmeye korktuğun, aklına hücum eden binbir düşünceyle perçinlenmiş şarkı... neden kalbini acıttığını bilmediğin zamanı durduran, zaman kavramını önemsizleştiren, seslendirene- şarkı sözünü yazan kişiye yakınlık hissetmeni sağlayan şarkılar... içini acıtan şarkı sözleri, bunları duymasaydım dediğin şarkı sözleri gibi...

duymaya korktuğum sözler var benim...

gecenin bir köründe ağlamaklı bir sese verilen bir cevap gibi. içinde hissettiğin kötü haberi duymak gibi. asla söyleyemeyeceğim sözler gibi... aniden beliren bir ölüm haberi gibi...

terkeden insanların özensiz seçtikleri yaralayıcı sözler gibi. asla hatırlamak istemeyeceğin sözleri duymak gibi... bin kez özür dilese de asla unutamayacağın sözler gibi. özürün asla silemeyeceği sözler...

sonra hangi dilde olursa olsun küfür duymaya dayanamıyorum mesela. bana değil kime söylenirse söylensin katlanamıyorum... ben senin ****** şeklinde bir yazıyı görsem dahi tiksiniyorum. keşke zamanı geri alabilseydim de duymasaydım, görmeseydim oluyor o anki halim...

dedim ya duymaya korktuğum sözler var benim...

her zaman asla yaptıklarımdan pişman olmadım diye söylendiklerim vardı. avuntu belki sadece avuntuydu.... saçma bi savunma mekanizmasıydı. çok mu zordu bunu kendime söylemek. çok mu gecikmiştim bunu itiraf etmek için.

acıtan pişmanlıklarım var benim...

yokuş yukarı çıkarken kulağımda binbir müzikle, malum yolum uzun düşünceler uzun, hatıralar akla hücum edince mecburiyetten kendini koy veriyorsun geçmişe...

farkında olmadan düşüncelere dalıyorum. daha küçücük bir çocukken duyduğum pişmanlık.. böyle küçük yaşta yaptığın ne olabilir ki pişmanlık duyuyorsun? nasıl diye afallıyorum. nasıl yani hani hiç pişmanlığım yoktu davranışlarımdan ötürü...

sonra söylediğim yalanlar geliyor aklıma. neden hiç pişmanlık duymadım şu ana kadar... neden aklıma gelmedi bu günden önce???

sonra söylemek isteyipte söyleyemediklerim geldi. meğer az buz pişmanlığım yokmuş...

pişmanlık ne günlük ne aylık ne yıllık, pişmanlık ömürlük... geç farketsen de ömürlük...

pişman olmam desen de pişman olacağın gibi.. pişmanlıktan korksan da hatta...

ilk defa neden söyledim o sözleri dedim. belki çok duygusal bir şarkı da şarkı fısıldadı aklıma, kalbime...
hani yaptığım hiç bir şeyden pişmanlık duymazdım ben? hani ne yaptıysam iyi ki yapmışım derdim hep. neden şimdi öyle demiyor içim!!! neden duydum o sözleri neden söyledim o sözleri...

dedim ya acıtan pişmanlıklarım var benim!

duymaya korktuğum sözler,

ağlatan şarkılarım var benim!

şuan ki gibi....

Hiç yorum yok: